Ads 468x60px

Blog Listem

27 Eki 2009

Mantar Avı.......

24 Ekim günü Mantar dostu internet grubundan bir e-posta gelmesi üzerine mantar avına gittim. Dilek ve Sabin hanım ve Serdar Bey ile tanıştım. Mantar toplamasını öğrendim, kuş sesleriyle birlikte temiz bir havada hoş sohbetlere katıldım.


Benim tanıdığım tek mikolog Jilber Barutçiyan tarafından verilen mantar eğitimi eşliğinde Belgrad ormanında sabahın en erken saatlerinde tüm mantar dostu üyeleri ile mantar avı için toplandık. Mantarların biyolojik olarak ailesini cinslerini ve türlerini kabaca öğrendik. Mantarın biyolojik olarak önemini, mantar zehirlenmelerini, mantarların giriş düzeyde sınıflandırılmasını ve başlıca ve yaygın olarak bulunan zehirli mantarları ve yenilebilecek mantarları öğrendik.


En önemli ders: Mantarlar konusunda hiç bir genelleme yapılamayacağı idi. Çünkü muhakkak zehirsiz bir mantarın zehirli bir mantar benzeri vardır.


MANTAR NEDİR HAKKATEN?

Mantarları anlatmadan önce biraz mantar kardeşimizi tanıtalım. Mantar alemi aslında ne bir bitki ne de bir hayvan bu nedenle mantarlar alemi diye yeni bir alem denme ihtiyacı hissedilmiş. Mantarlar mikromantar ve makromantarlar olarak ikiye ayrılır. Mikromantarlar egzama mantarı, ekmek-peynir-şarap-bira yapımında kullanılan mantarlar (maya) iken makromantarlar iki milimetreden büyük mantarlara denir. Bizim ilgi alanımız makromantarlar. Yaklaşık 120.000 tür vardır. Bunun 10.000-11.000'i Türkiye'de bulunmaktadır. Bu rakam, mantar avı sporunu halkça benimsemiş olan İsviçre ve Fransa gibi ülkelere göre gayet yüksektir; ancak ne yazık ki mantar alemi Türkiye'de şimdilik pek önemsenmemektedir ve mutfakta kültür mantarı dışında ve birkaç yörede yenilen mantarlar dışında çağdaş mutfağımızda pek yer almamaktadır; oysa bazı mantarlar var ki Türkiye'de yetişen mantarın kilosu 60$ değerine gelen mantarlar da var. Avrupa belli mantarları kendi topraklarında bulmakta zorluk çekerken bizde bereketine çok bulunmaktadır, tabii bunların ekonomik değerlerin yüksek olması için belli bir adaba göre toplamak ve iyi bir şekilde sunmak gerekir.


Ormanda Mantar Nasıl Toparlanır?

  • İlk kural: doğaya az şekilde zarar vermektir. Bunun için Türkiye'de yol kenarı ve patikalarda çok rahat mantar bulunur ve vahşi doğaya daha az zarar verilmelidir.
  • Kural 2: Mantar avına hava almasını sağlaması sebebi ile doğal malzemeden yapılmış yayvan bir sepet, bir çakı ve normal bir boya fırçası bulundurulması gerekmektedir.
  • Kural 3: Güvenlik herşeyin başındadır. Giyeceğimiz kıyafet, ayakkabı rahat ve arazi için uygun olmalı. Kullanılan çakı kapalı olarak gezilmelidir.
  • Kural 4: Mantar bulunduğunda dibinden çakı ile alınmalı köküne zarar verilmemeli. Eğer yenilecek mantar arıyorsanız ve aldığınız mantar sizin için uygun değilse uzağa fırlatmak yerine ait olduğu yere bırakın, ki sporlarını (tohum gibi) salsın üremesi devam etsin.
  • Kural 5: Elde edilen mantar (hele yenilecekse) fırça ile hemen temizlenmeli kökündeki topraklı kısım kesilmelidir. Toplanacak mantar yaşlı, kurtlu olmaması gerekir. Sepete mantarlar sınıflanacak şekilde konulmalıdır.
  • Kural 6: Mantarlar hep havadar olmalı ve muhakkak toplanan mantarlar sınıflandırılmış şekilde mantar uzmanına gösterilmelidir. Aksi halde mantar zehirlenmeleri kaçınılmaz.
  • Kural 7: Toplanan mantarlar eve gidinceye kadar asla ve asla naylon poşete konulmamalıdır, araba bagajına atılmamalıdır. En güvenilir mantar havasız koşullarda histamin, putresin, kadaverin gibi zehirli bileşikler üretirler.
  • Kural 8: Mantarlar asla suda yıkanmamalıdır, lamellerin (şapka altındaki ince plakalar) arasına kaçan su mantarın tadının kaybolmasına neden olmaktadır.

İyi mantar avı dilerim...


Her zaman işi uzmanından öğrenmek ve onun izinden gitmek gerekir. Muhakkak Jilber Barutçiyan hocamın ücretsiz "Mantarcılılığa Giriş" seminerini kaçırmayın. Her gelişmeden haberdar olmak, bulduğunuz mantarların türünü öğrenmek, mantar avına katılmak için ilk yapmanız gereken şey: mantardostu@googlegroups.com grupuna üye olmaktır.


O günden küçük bir hikaye.........


Taksim meydanından Bahçeköy otobüsüne bindim, son durakta indim ve Belgrad ormanın giriş kapısına kadar yürüdüm. Buluşma saati 09:00'a 1 saatim vardı, sanırım 4 km'lik bir mesafem vardı. Yürüyerek rahat rahat giderim diye düşünürken elimde Kastamonu yapımı BAKKAL sepetimle ormanın giriş kapısında güvenliğe tam bir soru yöneltecek iken Dilek Pelen hanım arkadaşı Sabin Buchmann hanımla birlikte arabasına çağırdılar. Tanıştık, sohbet ettik derken (bir yandan gelecek olan Serdar beyi beklerken)...

  • Dilek hanım: Bugün sepetli birisini arabama almıcam diyordum..
  • Sabin hanım: Arkadaşımız cok hevesli galiba, elinde kocaman bir sepet. Bizde ilk günlerde kocaman sepetle geldik. Demek ki umudun büyük. Umarım umudun boşyere cıkmaz dedi.....(Gülüştük)

O an anladım ki o kadar tonlarca yenilecek mantar toplanmıyormus, eğer profesyonel isen (nem sıcaklık uygunsa) başka tabii...


DİPNOT:

Hocamın "Mantarcının Cep Kılavuzunu" almakla birlikte ayaklarım yerden kesildi. Ayrıca herkesin elinde yazar Ali Tiyar Gök'e ait "Kırda bayırda Gezginin El Kitabı" gibi rehber kitaplar vardı. Geçenlerde Taksim'i altüst ettim ya bulamadım ya da kalmamış idi. Kadıköy'deki Alkım Kitapevine bakıcam (Avrupanın en büyük kitap mağazası 3-5 katlı filan). İnanıyorum ki bulucam yoksa internetten sipariş vericem ;)


Unutmayın her mantar yenmez, batıl inançlara inanmayın.


  • Gümüş kaşıkta kararan mantar zehirlidir. YANLIŞ
  • Ağaçta yetişen mantar zehirsizdir. YANLIŞ
  • Hayvanların yediği mantar zehirsizdir. YANLIŞ
  • Çayırda çıkan mantar zararsızdır. YANLIŞ vesaire vs.... Aman dikkat....


Herkese mantarlı günler......

0 yorum: