Tüm sevdiklerimi özlüyorum.
İstanbul'u özellikle Sirkeci'de bir sabah vaktini görmeyi çok arzuluyorum.
O yerden o güzelim Galata kulesini, Topkapı Sarayı'nın harem duvarlarını, o güzelim Haliç ile Boğaz'ın bağlandığı yeri görmeyi çok özledim.
Ormanlarda mantar toplamayı, evimde pazar kahvaltısı yapmayı, arkadaşlarımla dışarıda eğlenmeyi, kitap okumayı, İstanbul'da gerçekleşen tüm sanatsal organizasyonlarda yer almayı çok özledim. Ailemin ve sevgilimin yanında olmayı çok özledim.
Her gün duşmayı çok özledim.
Sesssizce konuşmayı çok özledim.
Her gün film izlemeyi çok özledim.
Aslında özlediğim şeyler o kadar çok ki yazmakla bitmez.
Arkadaşlarla daha demin tekrar konuşuyorduk. Geçenlerde verdiğim örnek tekrar dillere geldi. ,
Aslında askerlikte çarşı günlerimiz bir kafes kuşunun kafes kapısı açılıp odanın içinde dolaşması gibi birşey, özgür olduğunu zanneder ama aklında hep bir esaretlik düşüncesi vardır. Ben kafesten ziyade balkon kapısının açıldığı günü sabırsızlıkla bekliyorum.
Günleri saymakla gün geçmezken artık haftaları sayarak zamanın geçmesini bekliyorum. Kendimi ancak böyle avutabiliyorum.
Buradan arayamadığım herkese selamlarımı iletiyorum.
1 yorum:
Hayırlı teskereler
Yorum Gönder