Ads 468x60px

Blog Listem

11 Tem 2011

HAYAT EŞİNİZİ BULMAK

Herkese tekrar merhabalar;
Her halde gece vakti olmasındandır bir tuhaf oluyorum geceleri. Sevdiğiniz bir insanın olması ve onun yanı başında sizle uyuyor olduğunu bilmeniz ne kadar güzel bir şeydir. Zamanında bu duyguyu tadardım ama şu an tadamıyorum. Her zaman doğru kişiyi bulduğumuzu sanıp doğru kişiler olmadığınızı anlıyorsunuz. Bu nedenle aşk lokmalarından yoruldum ve bu tür şeyler bana abur cubur gibi geliyor. Uzun süre diyetteyim denilebilir.



Ara sıra gezen çiftleri gördükçe insan ister istemez imreniyor. Mutluluklarını kıskanmıyorsunuz aslında ama sizde onlardan bir tanesi olmak istiyorsunuz.
Bilemiyorum, aslında hayatımdan az ya da çok memnunum. Uzaklara gitmekle olayın çözülemeyeceğini biliyorum ama rüyalarımda gördüğüm hep bir şey ve bunun bir gün gerçekleşeceğini biliyorum. Bana gösterilen işaretlet hep o yönde.
Bir gün dünya yolculuğuna çıkacam ve bir gün bir yerde dünyanın bir köşesinde sevdiğim kişiyi bulacam.
Amma ciddi bir konuya girmişim, herhalde benim yazımı okuyanlar dünyayı derviş gibi gezerken bir güzele değilde ilahi aşka kavuşacağımı düşünecektir. Bu da bir ihtimal. Ama ben Ferhat ya da Mecnun değilim.

Bu arada farkettimde ilk kez bir yazımda aşk ve ilişkiler etiketini kullanıyorum. Belki hep özelimde sakladığım bir konuyu ilk kez sizinle paylaşmak istedim. Aslında sizlerle paylaşırken içimde kendimle paylaşamadığım şeyleri paylaşarak kendimle yüzleşiyorum.

Bu aralar yaşadığım şehir Kırşehir'de bir sürü düğün gerçekleşiyor. Hani tam mevsimidir Yaz. Ali Rıza, İlker vesaire. Onlara ömür boyu mutluluklar diliyorum. Onlar için hayırlı olmasını diliyorum ama bana göre bu yaşlarda (akranlarım ya da biraz yakın olanlar) evlenmek için acele ediyorlar gibime geliyor. Sanki yaşam çok kısaymış ve yapacak çok şey varmış gibime geliyor. Bence sizi özgürleştiren bir kişi bulmak çok zor ama hep bulduklarınız özgürlüğünüzü kısıtlayan şeyler oluyor. Evlenceğiniz kişinin kişisel kuralları (bağlılık yemini var ne de olsa) sonra o kişinin kültürü, o kişinin ailesi, o kişinin ailesinin düşünceleri, o kişinini ailesinin gelenekleri alışkanlıkları ve hele işin çocuk girince özürlük bence sıfırlanıyormuş gibime geliyor. Bence bunların hepsini düşünmek lazım. Mesela sevdiğiniz kişiye "hadi atla senle Antalya'da Likya Yolu'nda trekking yapmaya gidiyoruz" deseniz ve o da size ne gerek var, bir otele yerleşiriz, 4 gün kalırız geri döneriz derse ne olacak o zaman. O zaman mutlu olabilecek misiniz? Bence sizle uyum sağlayan birisi olmalı. Ne kendinizi ne de onu değiştirecek şeylere ihtiyaç duyulmalı. Onu olduğu gibi kabullenecek kadar seviyor olmalısınız.

Biraz melankolik, biraz duygusal ya da biraz akılcı (rasyonel) görünüyor olabilirim. Ama ben buyum.

0 yorum: